ŞİRKETLER ARASI ORGANİK BAĞIN TESPİTİ
İşverenlerin; mevcut şirketlerini ticaret sicil kayıtlarından sildirmeksizin aktif olarak kullanmadıkları, farklı isimlerle aynı veya değişik yerlerde şirketler kurdukları ve faaliyetlerini yürüttükleri sık karşılaşılan bir durumdur. Bunun sonucu olarak; işçinin söz konusu değişik şirketlerde girdi çıktı yapılarak çalışması veya fiilen bir şirkette çalışırken sigortasının başka bir şirket tarafından yatırılması gibi durumlar karşımıza çıkabilmektedir. Söz konusu olayların çözümünde, organik bağ hususunun araştırılması gerekmektedir.
Organik bağ olgusunun hangi durumlarda var olduğu, aşağıdaki Yargıtay Kararları eşliğinde incelenebilir. Buna göre;
“Mahkemece ticaret sicil kayıtlarına göre her iki davalı şirketin ortaklarının aynı şahıslar olduğu, davalı şirketler arasında alt-üst işveren ilişkisinin bulunduğunun kanıtlanamadığı gerekçesi ile davalı … Ltd. Şti aleyhine açılan davanın husumet nedeniyle reddine karar verilmiş ise de, davalı şirketler arasında ortaklarının aynı olması sebebi ile organik bağ bulunduğu açıktır. Esasında bu husus mahkemenin de kabulündedir. Bu durum karşısında davacının iddiası doğrultusunda davalı şirketler arasında organik bağ veya asıl-alt işveren ilişkisi bulunup bulunmadığının açıklığa kavuşturularak sonucuna göre karar verilmesi gerekirken yazılı şekilde eksik inceleme ile hüküm tesisi hatalıdır. (YARGITAY 9. HD. 2010/12035 E. 2012/17612 K. T:21.05.2012)
İşçinin, 30.10.2006 tarihinde iş sözleşmesinin davalı .. firması tarafından sona erdirilip erdirilmediği taraflar arasında uyuşmazlık bulunmaktadır. Mahkemece davacının 9.3.1999-31.10.2006 tarihleri arasında davalı … firmasında çalıştığı, ancak kıdem ve ihbar tazminatı ile ikramiye ve kömür yardımı yönünden işvereni ibra ettiği belirtilerek dava reddedilmiştir. Dosya içindeki vekaletnamelere göre davalı … ve … firmalarının ticari merkezleri, faaliyet alanları ve yönetim kurulu üyeleri aynı kişilerdir. Yine davacı tanıkları da her iki şirketin ortaklarının aynı olduğunu, davacının … firmasından çıktıktan sonra ara vermeksizin diğer davalı … firmasında çalışmaya devam ettiğini belirtmiştir. Davalılar arasında organik bağ bulunmaktadır. (YARGITAY 9. HD. 2009/32447 E. 2012/703 K. T:18.01.2012)
Ticaret sicil kayıtlarından davalı şirketin hakim sermaye ortakları ile dava dışı şirketin ortaklarının aynı olduğu görülmektedir. Ayrıca, dava dışı şirketin ticaret sicilinde kayıtlı adresi ile davalı şirketin adresinin ortak olduğu anlaşılmaktadır. Faaliyet konuları da aynı olan bu iki şirketin aynı kişilere ait olduğu, aynı adreste faaliyet gösterdikleri, aynı garajı kullandıkları, güvenlikçilerinin aynı olduğu, muhasebe kayıtlarının aynı muhasebeci tarafından tutulduğu açıkça ifade edilmiştir. Açıklanan deliller ışığında iki şirket arasında organik bağ bulunduğu açıktır. (YARGITAY 9. HD. 2011/50395 E. 2011/46697 K. T:30.11.2011)
Davacı tanıklarının, davacının tüm çalışmasının aynı yerde olduğunu bildirmişlerdir. Mahkemece, davacının çalıştığı sürede işyeri sözleşmesinin devri hükümlerine göre çalıştığı, davalı şirketin kıdem tazminatından sorumlu olduğu, yıllık izin ücreti ve ihbar tazminatı alacağının feshe bağlı alacak olması sebebiyle davalı şirketin sorumluluğunun bulunmadığı, davalı şirketin devir tarihi itibariyle iki yıllık sorumluluk süresinin sona ermiş olması sebebiyle davacının diğer alacak talepleri yönünden sorumluluğunun bulunmadığı kanaatine varılmıştır. Dosyadaki bilgi ve belgelerden, aynı ortaklar tarafından kurulmuş, aynı ismi taşıyan birden fazla şirket olduğu anlaşılmaktadır. Şirketler arasında teknik ve organik bağ bulunduğu alınan bilirkişi raporunda da belirtilmiştir. Davacının işe girdiği tarihten iş sözleşmesinin feshedildiği tarihe kadar aynı işyerinde çalıştığı anlaşılmakla birlikte Sosyal Güvenlik Kurumu’na ait belgelerle davacının aynı kişiler tarafından oluşturulmuş şirketlerde art arda aralıksız şekilde çıktı-girdi kayıtlarının bulunduğu görülmektedir. Mahkemece bilirkişi raporundaki değerlendirmeye itibarla şirketler arasında işyeri devri olduğu kabul edilerek sonuca gidilmişse de, varılan bu sonuç davacının kayıtlarda işvereni olarak belirtilen şirketlerin davacıyı birlikte istihdam edip etmedikleri araştırılıp tespit edilmeden dosya içeriğine uygun düştüğü kabul edilemez. Mahkemece yapılacak iş, gerek davalı gerekse dava dışı olup Sosyal Güvenlik Kurumu belgelerinde davacının işvereni olarak belirtilmiş olan şirketler arasındaki organik bağ ve faaliyet birliği dikkate alınarak, davacının söz konusu şirketler tarafından birlikte istihdam edilip edilmediği, başka anlatımla birlikte işverenlik olgusu olup olmadığı belirlenmeli, birlikte istihdam saptanması halinde birlikte istihdam edenlerin davacının alacaklarının tamamından tüm çalışma süresi itibarı ile sorumlu olacakları gözetilerek karar verilmelidir.” (YARGITAY 22. H.D. 2012/27068 E. 2013/22993 K. T:31.10.2013 )
Görüldüğü üzere organik bağın tespitinde bazı kriterlerin oluşması gerekmektedir. Bunlardan bazılarını;
- Ticaret sicil kayıtlarından şirketlerin hakim sermaye ortakları ile diğer şirketin ortaklarının aynı olması,
- Şirketlerin ticaret sicilinde kayıtlı adreslerinin aynı olması, aynı adreste faaliyet göstermeleri,
- Şirketlerin faaliyet alanlarının aynı olması,
- Davacının ara vermeksizin bir şirketten diğerine geçiş yapması,
şeklinde saymak mümkün olup; davalarda organik bağ hususu, Yargıtay tarafından genel olarak söz konusu kriterler çerçevesinde değerlendirilmektedir.
Bir yanıt yazın